Karanlık Mod Light Mode

Yerli Kanser İlaçlarıyla Sağlıkta Dışa Bağımlılık Azalıyor

Savaş Malkoç Savaş Malkoç
Savaş Malkoç

Türkiye, biyoteknolojik ilaç üretiminde güçlü bir altyapı oluşturarak kanser tedavisinde dışa bağımlılığı azaltıyor. Yerli üretim, hem maliyetleri düşürüyor hem de hastaların tedaviye erişimini hızlandırıyor.

İEİS, Yerli Kanser İlacı Üretiminin Önemine Dikkat Çekti

Kanser, dünya genelinde ölüm nedenleri arasında kalp ve damar hastalıklarından sonra ikinci sırada yer alıyor. Türkiye’de ise her yıl yaklaşık 250 bin kişi kanser teşhisi alıyor. Bu sağlık sorunu ile mücadelede erken teşhis, yenilikçi tedaviler ve ilaç erişimi büyük önem taşıyor.

İlaç Endüstrisi İşverenler Sendikası (İEİS), 4 Şubat Dünya Kanser Günü kapsamında yaptığı açıklamada, yerli biyoteknolojik ilaç üretiminin önemine dikkat çekti. Özellikle onkoloji ilaçlarının yerli üretiminin artırılması, hem sağlık sistemine maliyet avantajı sağlıyor hem de tedaviye erişimi kolaylaştırarak dışa bağımlılığı azaltıyor.

Kanser Tedavisinde Biyoteknolojik İlaçların Rolü Büyüyor

Kanser tedavisinde kullanılan ilaçların büyük bir kısmı biyoteknolojik ürünlerden oluşuyor. Ancak bu ilaçların yüksek maliyetleri, hastaların ve sağlık sistemlerinin üzerindeki yükü artırıyor. Türkiye’de biyoteknolojik ilaçların yerli üretimi, tedavi maliyetlerini düşürme ve erişimi kolaylaştırma açısından kritik bir adım olarak görülüyor.

  • Türkiye’de onkoloji ilaçları, toplam ilaç pazarının %1’ini oluştururken, sağlık bütçesinin %17’sini kapsıyor.
  • Onkoloji ilaçlarının %27’si biyoteknolojik ürünlerden oluşuyor ve bu oran giderek artıyor.
  • Son 5 yılda biyobenzer ilaç pazarı 4 kat büyüdü ve biyoteknolojik ilaçlar içindeki payı %50’ye yaklaştı.

Bu gelişmeler, Türkiye’nin biyoteknoloji alanındaki ilerlemesini ve yerli üretimin sağlık sektörüne katkısını gözler önüne seriyor. Günümüzde, onkoloji biyobenzer ilaçlarının üçte biri Türkiye’de üretiliyor.

Türkiye, Biyoteknoloji Üssü Olma Yolunda

İEİS Genel Sekreteri Savaş Malkoç, Türkiye’nin biyoteknolojik ilaç üretiminde güçlü bir altyapıya sahip olduğunu belirtti. Şu anda Türkiye’de 13 biyobenzer ilaç üretim tesisi bulunuyor. Ancak, bu tesislerin tam kapasiteyle çalışabilmesi için:

  • Teşvik mekanizmaları,
  • Geri ödeme politikalarının iyileştirilmesi,
  • Uygun fiyatlandırma stratejilerinin uygulanması gerekiyor.

Malkoç, Türkiye’nin doğru politikalarla biyoteknolojik ilaç üretiminde önemli bir merkez haline gelebileceğini vurguladı:

“Kanser tedavisinde yerli üretim ilaçların artırılması, hem bütçe açısından büyük bir avantaj sağlar hem de hastaların tedaviye daha hızlı ve uygun maliyetlerle erişimini mümkün kılar.”

Yerli Üretim, Sağlıkta Bağımsızlığı Güçlendiriyor

Türkiye, biyoteknolojik ilaç üretiminde daha fazla rol üstlenerek, hem kendi sağlık sistemini güçlendirmeyi hem de uluslararası pazarda rekabetçi bir konum elde etmeyi hedefliyor.

  • Daha hızlı ve erişilebilir tedavi olanakları sağlamak,
  • Sağlık sektöründe dışa bağımlılığı azaltmak,
  • Biyoteknoloji alanında küresel oyuncu olmak gibi hedefler, yerli üretimin artmasıyla mümkün hale gelebilir.

Kanser tedavisinde biyoteknolojik ilaçların önemi arttıkça, Türkiye’nin de bu alandaki üretim kapasitesini genişletmesi ve yenilikçi çözümler sunması büyük önem taşıyor. Yerli üretimin artırılması, yalnızca hastaların tedaviye erişimini iyileştirmekle kalmayıp, Türkiye’nin sağlık ekonomisine ve ilaç ihracatına da büyük katkılar sağlayacaktır.

Sağlıkta Öncü Bilgilere Erişin!

Abone Ol düğmesine basarak, Gizlilik Politikamızı ve Kullanım Koşullarımızı okuduğunuzu ve kabul ettiğinizi onaylıyorsunuz.
Yorum Yap Yorum Yap

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Önceki Yazı
Coca-Cola

Coca-Cola, Yüksek Klorat Seviyeleri Nedeniyle Üç Avrupa Ülkesinde İçeceklerini Geri Çağırdı

Sonraki Yazı
Cochlear CEOsu Dig Howitt

Cochlear, 2024’ün En Güvenilir Sağlık Şirketi Seçildi